İbrahim Akgün
1972 yılında Rize’de doğdu. Lisans eğitimimi Muğla Üniversitesi, Turizm-Otelcilik Bölümü’nde tamamlayan ve uzun yıllar yiyecek-içecek sektöründe yöneticilik yapan İbrahim Akgün 5 yıldır profesyonel fotoğrafçı olarak çalışıyor. Fotoğrafçılığa başladığı günden itibaren Nikon kullanıcısı olan İbrahim Akgün “MoodyFoodBaker” projesini anlatıyor:
Fotoğrafçılığa nasıl başladınız?
2011 yılında İnstagram uygulaması çıktığında herkes gibi bende kullanmaya başladım. Başlarda tamamen keyif amaçlı başlayan bu serüven; zamanla, evrimleşerek bu noktaya kadar geldi.
MoodyFoodBaker projesi nasıl başladı? Herhangi bir çıkış noktanız var mıydı?
Aslında Moodyfoodbaker’dan önce başladığım “Yok Olmadan” projem var. Oradaki karamsar ve karanlık bakış açımı, yemek fotoğraflarında da uygulamaya başlayınca bu proje de doğmuş oldu.
Nikon D810 + AF-S NIKKOR 18-35mm f/3.5-4.5G ED
Bu fotoğrafların styling’inde Candan Durusöz Akgün’ü görmekteyiz bize kendisinden ve çalışmalarınızın nasıl ilerlediğinden kısaca bahseder misiniz?
Aynı zamanda eşim olan Candan Durusöz Akgün, uzun yıllar yazılı ve görsel basında, ağırlıklı olarak copyright kadın ve dekorasyon dergilerinde (Cosmopolitan, Marie Claire Maison, Elle Decoration, Homeart) çalıştı. Şu an freelance olarak markalara kreatif danışmanlık yapıyor; aynı zamanda dijital projelerde, katalog çekimlerinde markalara stil editörlüğü yapıyor. Çekimlerin çoğunu da genellikle birlikte gerçekleştiriyoruz. Onunla bir dergi projesinde yemek çekimi için çalışmaya başladık ve sonrasında “MoodyFoodBaker”ı neden bir marka haline dönüştürmeyelim ve çektiklerimizi burada paylaşmayalım dedik. Sonrasında güzel tepkiler alınca çalışmalara ağırlık verdik.
MoodyFoodBaker çekimlerinde hiç vazgeçemediğiniz objeler nelerdir?
Yurt dışı ve yurt içinden satın aldığımız ikinci el ama daha çok antika malzemeler ve kendi yaptığım tuval bezi fonlar. Tabii ki birde günışığı.
Nikon’un post-prodüksiyona sağladığı kolaylıklar nelerdir?
Kullandığım Nikon marka fotoğraf makinem ve tüm Nikon ekipmanları ile hayal ettiğim her sonuca ulaşabiliyorum.
Fotoğraflarınızda fon ve yemekler değişse de ışık ve tasarım konusunda bir bütünlük görüyoruz. Konuya resimsel bir yaklaşımınız olduğu görülüyor. Bu konuda ilham aldığınız bir dönem veya sanatçı oldu mu?
Bir dönem resimle uğraştım. Bu fotoğraflarıma da yansıdı. Dönem olarak, merkezine insanı ve objeyi alan, fotoğraflarda gerçeğe yakınlık ve anlatımdaki dramatik vurgu ile Rönesans’tan ilham aldım diyebilirim.
Nikon D850 + AF-S NIKKOR 50mm F1.4G
Bu dönemde ışık ve perspektifi eserlere muhteşem uygulayan sanatçılar hep ilham kaynağım olmuştur. Renk bütünlükleri, doğal ışık yansımaları aslında karanlık bir ortamda doğala en yakın aydınlık yansımalar fotoğraflarımda en çok öne çıkan detaylar. Diğer önemli detaylar ise styling’de kullandığımız prop malzemeler. Bu noktada yaşanmışlıkları olan doğal malzemeleri ve amorf formları tercih etmemiz de bu etkiyi vermekte büyük rol oynuyor.
Fotoğraf ve fon üretiminizde bir diğer projeniz ‘YOK OLMADAN’ın etkilerini görmekteyiz. Bu iki proje birbiri ile bağlantılı mı?
Kesinlikle bağlantılı. ‘Dark’ ve ‘moody’ yemek fotoğraflarında da karakteristik bir özelliğimiz. Hatta ‘’YEMEĞİN KARANLIK YANI’’ diye de bir mottomuz var. “Yok Olmadan” işlerimdeki mekan ve dönem duygusunu burada da yansıtıyoruz.
Yemek fotoğrafının bir dönemi olduğunu düşünüyor musunuz? Sizin için Orta Çağ masaları mı yoksa post modern Avrupa sofralarının düzeni mi daha ilgi çekici?
Aslında dönem sizin hayal gücünüzdür. Bir döneme veya kişiye bağlı kalmak üretmeyi olumsuz etkiler. Fakat önemli olan kendinize ait, hissettiğiniz bir mood yaratmak. Bu arada tabii ki sanatta ortaya konan eserler anlamında, Orta Çağ dönem olarak daha yakın bana. Ama her döneme ve her akıma ait çekimler de yapıyoruz. İskandinav ülkelerine ve tasarımına olan merakımızdan dolayı daha soğuk, net; obje ve alan odaklı, minimal çekimler yapmayı da çok seviyoruz.
Yemek fotoğraflarında kullandığınız ekipmanlarla “YOK OLMADAN” projenizde kullandığınız Nikon ekipmanları farklı mı?
Body olarak şuan D850 kullanıyorum. Mekan çekimlerimde kadrajı daha geniş görmek istediğim için 20 mm ve 50 mm lens kullanıyorum. Yemek çekimlerinde ise 50mm ve 105 mm lens tercih ediyorum.
Nikon D810 + AF-S NIKKOR 50mm F1.4G
Yemek fotoğrafçılığında kompozisyonu oluştururken nelere dikkat ediyorsunuz?
Önce bir başrol belirliyoruz.. Mesela portakal. Daha sonra renk uyumu için kullanacağımız malzemeleri belirliyoruz. Bir bütünlük yaratmak sonucu çok etkiliyor. Kullanılan malzemenin formu, yapısı, diğer proplarla olan uyumu bir bütünlük içermeli ki, çıkan sonuçta bir bütünlük ve etkileşim olduğu anlaşılsın.
Bu fotoğraflarda ışığı nasıl kullandığınızdan da biraz bahseder misiniz?
Her zaman doğal ışık ilk tercihim. Ve sürekli tek kaynak… Bir taraf hep karanlık kalmalı. Loş ışık ve keskin bir görüntü. Flashlı çekimlerde yine tek kaynak çalışıyorum
Tüm fotoğraflarınızda dikkat ettiğiniz ortak unsurlar neler?
Ben fotoğrafın teknik kusursuzluğundan çok konusuna bakıyorum. Tabii ki teknik çok önemli; fakat bütünlük, konu, kompozisyon benim önceliğim. Fotoğrafın izlenmesi diye bir şey var benim kafamda. Bakıp geçilecek değil de bir süre izlenecek fotoğraflar olsun istiyorum. Birde yaptığım işi önce benim beğenmem lazım.
Peki son olarak yemek fotoğrafçılığına adım atmak isteyenlere ipuçları ve tavsiyeler verir misiniz?
Aslında tüm fotoğraf disiplinleri için geçerli bir şey var benim için. Her ne çekiyorsanız mutlaka kendinizden bir parça olsun içerisinde. Esinlenebilirsiniz fakat bu alışkanlığa dönüştüğünde sıradan bir fotoğrafçı olursunuz. Hep farklı bir şeyler deneyin ve cesur olun. Kendi tarzınız olsun. Kendinizi sürekli yenileyin her anlamda. Bol bol film izleyin, bol bol fotoğraflara bakın. Dünyada neler olup bitiyor inceleyin, araştırın. Teknik olarak hep güncel ve bilgili olun; ama en önemlisi fotoğrafı sizin çektiğiniz belli olsun. Bu tabii biriktirdikleriniz ve hayatınızla ilişkili birazda. Bu sebeple kendinize yatırım yapın. Sonuçta bu birikimlerin fotoğraflarınıza bir şekilde yansıdığını göreceksiniz.
Nikon D3X + AF-S NIKKOR 50mm F1.4G
Nikon D850 + AF-S NIKKOR 50mm F1.4G
Nikon D810 + AF-S NIKKOR 50mm F1.4G
En yeni fotoğrafları için MoodyFoodBaker Instagram hesabını takip etmeyi sakın unutmayın!
Tuğba ER
18.10.1991 İstanbul, Fatih Doğumlu
Beykent Üniversitesi Sinema & Televizyon Bölümü Mezunu
Sinema Televizyon Sanat Dalında Yüksek Lisansını tamamladı. Nikon Türkiye’de sosyal medya koordinatörlüğü görevini devam ettiren Er, sinema üzerine kişisel projelerini de sürdürmektedir.